Issız Adam

Herkesin film müziklerini diline doladığı, repliklerini Facebook statüsü yaptığı Issız Adam’a sonunda gittim.
“Sen dizime yattın. Ben bir hikaye anlattım ve sen büyüdün.“

Çağan Irmak’ın duygusallıktaki başarısı da bu filmde yine safhada. Salondan çıkarken ağlayan hanımkızlarımıza çarpmamaya dikkat ederek çıkmak gerekiyor.
“Şu an karın ortasında donmak üzeresin. Tatlı bir sıcaklık hissediyorsun; ama aslında ölüyorsun.”
Herşeyin dışında, esasoğlanın annesini oynayan teyze, hepimizin annesi sanki. Hem de o nasıl bir oyunculuktur, düz yazı olsa “yapay” gelecek o didaktik düşünceleri, nasıl da ustalıkla hem hareketlerine, hem diline yediriyor. İki kere bravo! (Bilmiyorum tabi dublaj da kendisinin midir)
Nil Karaibrahimgil’in şarkısındaki gibi sorasım geliyor: “Modern zamanlarda aşk… Bu mudur?” Galiba budur. Ah şu evlilik telaşesi, mavi mi, gerekli mi, gecikmeli mi? İzlememek kayıp olurdu; ama yumrusu kalbimde duruyor hala.

“Alper 30lu yaşlarda, gurme sayılacak düzeyde yemek kültürü olan kendi restoranının sahibi iyi bir aşçıdır. Lüks yaşamayı seven, işinde başarılı ama özel yaşantısını her gün farklı kadınlarla birlikte olarak düzene koyamamış, hayatını; yaptığı yemekler, günübirlik ilişkiler, paralı kadınlar üçgeninde yaşayan birisi iken; Hayatının akışı, bir gün Beyoğlu’ nun arka sokaklarında, aradığı eski plak için bir kitapçıya girmesiyle değişir.

Ada 20′ li yaşlarının sonlarında, güzel, çocuk kostümleri tasarlayıp diken, Alper’ in modern yaşamının aksine çok mütevazı, hayatta fazla inişleri çıkışları olmayan genç bir kadındır. Bir gün eski bir kitabi bulabilmek için Beyoğlu’ nda dolaşırken Alper ile ayni kitapçıya girer. Çapkın bir adam olan Alper, Ada’ nın güzelliğinden etkilenir ve Ada’ yı takip etmeye başlar. Ada’ nın aradığı kitabi bulmuştur. ilk sayfasına telefon numarasını yazar. Ada’ nın işyerine kadar devam eden takip, Alper’ in tanışma bahanesiyle aldığı kitabı Ada’ ya vermesiyle son bulur. Ada ve Alper’ in yaşamlarında ilk defa karşılaştıkları tutkulu aşkın ilk sinyalleri bu kitapla başlar. Alper kopamadığı özgür hayatinin içersinde Ada’ ya yer açmaya çalıştıkça, yaşamının daraldığını fark eder. Aşkı ve özgürlüğü arasında kalan Alper’ in sessiz çığlıklarını duyamayan Ada, kendini aşkın rüzgârına kaptırmıştır bir kere; Ve yaşam bir kere daha aşk oyununun perdelerini Ada ve Alper için açacaktır.

Issız Adam, modern hayatın yalnızlaştırdığı insanları anlatan, yemekler, anneler, eski şarkılar ve aşk üzerine bir film.”